- Haberler
- Politika
- CHP'den iddianame ve ekonomi eleştirisi: 'Hukuk katlediliyor, demokrasi yok ediliyor'
CHP'den iddianame ve ekonomi eleştirisi: 'Hukuk katlediliyor, demokrasi yok ediliyor'
CHP, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) ilişkin 4 bin sayfalık iddianameyi ve ülke genelindeki ekonomik tabloyu sert sözlerle eleştirdi.
Parti, iddianameyi “demokratik hayata kast eden bir yargı muhtırası” ve “iftiraname” olarak nitelendirirken, iktidarın yargı ve basın üzerindeki baskılarını da gündeme taşıdı.
“Yargı darbesi 8 ay önceydi”
CHP açıklamasında, 19 Mart’taki sürecin bir “yargı darbesi” olduğu vurgulandı. Partiye göre, yandaş basında iddianame öncesi yapılan “tuğla gibi iddianame” yorumları, tıpkı Ergenekon ve Balyoz davalarında görüldüğü gibi, “suçlu algısı yaratma” amacına hizmet ediyor. CHP, Ergenekon ve Balyoz davalarında olduğu gibi bu iddianamenin de çökeceğini öngördüklerini belirtti.
“Tutuksuz yargılama esas olmalı”
Parti, iddianamenin hazırlanmış olmasına rağmen, şüphelilerin tutuklu bulunmasını eleştirerek, delillere etki edilmesi şüphesinin bulunmadığını ve tutuksuz yargılamanın esas alınması gerektiğini savundu. CHP, Kadriye Kasapoğlu ve Zeydan Karalar gibi isimlerin neden hala tutuklu olduğunu sordu.
Savcılık ve basın eleştirisi
Açıklamada, Savcılık makamının iddianamede 775 kez “İmamoğlu Suç Örgütü” ifadesini kullanmasıyla masumiyet karinesini ihlal ettiği iddia edildi. Ayrıca, basın açıklamalarının kamuoyunu etkilemeye yönelik olamayacağı ve yargının bağımsızlığına müdahale edemeyeceği hatırlatıldı.
İddianame ve siyasi hedefler
CHP, iddianamenin siyasi amaçlı olduğunu vurguladı. Partiye göre, AKP’nin Cumhuriyet Halk Partisi’ne yönelik korkusu, sözde yolsuzluk iddianamesi üzerinden parti kapatma talebiyle somutlaşıyor. CHP, Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığını hedef alan yargı girişimlerini de eleştirdi.
TRT ve medya eleştirisi
Parti, TRT’nin iddianameyi sürekli gündeme getirmesi ve “suç örgütü” ifadesini tekrarlaması nedeniyle kamu yayıncılığı ilkelerine aykırı hareket ettiğini belirtti. CHP, TRT’yi derhal kamu yayıncılığına dönmeye çağırdı.
Ekonomi ve halkın yaşam mücadelesi
CHP İzmir Milletvekili Deniz Yücel açıklamasında ekonomik kriz ve halkın geçim mücadelesine de dikkat çekildi. Merkez Bankası’nın tahminlerinin tutmadığı, enflasyonun yükseldiği ve asgari ücret ile emekli maaşlarının alım gücünün düştüğü vurgulandı. Açlık ve yoksulluk sınırlarının ciddi biçimde aşıldığı, vatandaşların borç batağında olduğu ve işçilerin güvencesiz koşullarda çalışmak zorunda kaldığı belirtildi.
İş cinayetlerine tepki
Parti, Kocaeli Dilovası’ndaki parfüm fabrikası yangınında hayatını kaybeden işçilerle ilgili olarak “Öngörülebilir ve önlenebilir her iş kazası bir cinayettir” dedi. CHP, yetkililerin ihmali sonucu yaşanan ölümler için hesap sorulması gerektiğini vurguladı.
Asgari ücret ve emekli maaşı eleştirisi
CHP’ye göre, asgari ücretli ve emekliler geçim mücadelesi veriyor. Asgari ücretin alım gücünün 10 ayda 6 bin 330 lira düştüğü, emekli maaşlarının ise enflasyon karşısında eridiği ifade edildi.
Şehitler ve milli değerler
Son olarak CHP, Azerbaycan’dan Türkiye’ye dönen C130 kargo uçağının düşmesi sonucu 20 askerimizin şehit olmasını anarak, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in şehit ailelerine yönelik davranışını da eleştirdi. Parti, şehit ve gazilerin Türk milletine emaneti olduğunu hatırlattı.