Hareketsiz yaşamın getirdiği sessiz tehdit: Varis
Modern yaşamın neden olduğu hareketsizlik, bacaklarda toplardamar hastalığı olan varislerin görülme oranını her geçen gün artırıyor. 20-70 yaş aralığındaki her 100 kişiden 50'sinde varis tespit ediliyor. Kadınlarda erkeklere oranla 4 kat daha fazla görülen bu hastalık, yalnızca estetik bir sorun değil, aynı zamanda ciddi sağlık problemlerine yol açabiliyor.
Acıbadem Dr. Şinasi Can Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Dr. Ayça Özgen, varisin özellikle kadınlarda hormonal faktörler, hamilelik, menopoz, obezite ve hormon tedavisi gibi nedenlerle daha sık ortaya çıktığını belirtti. Dr. Özgen, varisin başlangıçta yalnızca kozmetik bir sorun olarak algılanabildiğini, ancak tedavi edilmediğinde bacaklarda ödem, ağrı ve hatta venöz ülser olarak adlandırılan kalıcı yaralara neden olabileceğini ifade etti.
Erken Teşhis ve Tedavi Çok Önemli
Dr. Özgen, varisin ilerlemesini ve geri dönüşü olmayan komplikasyonları önlemenin erken teşhis ve tedaviyle mümkün olduğunu vurguladı. Günümüzde geliştirilen endovenöz radyofrekans ve lazer ablasyon gibi modern tedavi yöntemleriyle hastaların daha az ağrı yaşadığına ve kısa sürede günlük yaşamlarına dönebildiğine dikkat çekti.
Toplumda çoğu zaman yalnızca estetik bir problem olarak görülen varis, aslında yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilen bir damar hastalığı. Uzmanlar, hareketsiz yaşamdan kaçınılmasını, bacak sağlığını korumak için düzenli egzersiz yapılmasını ve risk taşıyan kişilerin düzenli olarak doktor kontrolüne gitmelerini öneriyor. Varislerin ilerlemeden fark edilip tedavi edilmesi, hem yaşam kalitesini artırıyor hem de ileride karşılaşılabilecek daha ciddi sağlık sorunlarının önüne geçiyor.
