Dünya'ya çarpma ihtimali olan 60 metrelik asteroit keşfedildi
Bilim insanları, Dünya'ya çarpma olasılığı 83'te 1 olan ve 60 metre genişliğinde olduğu tahmin edilen bir asteroit keşfetti.
Bilim insanları, Dünya'ya çarpma olasılığı 83'te 1 olan 60 metrelik bir asteroit keşfetti. 2024 YR4 adı verilen bu asteroit, Aralık 2032'de Dünya'ya çok yaklaşacak. Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ve NASA'ya göre, bu göktaşı 106 bin kilometre kadar yaklaşabilir. Ancak yörüngedeki belirsizlikler göz önüne alındığında, doğrudan Dünya'ya çarpma ihtimali de bulunuyor.
Çarpma Durumunda Olası Sonuçlar
Eğer 2024 YR4 Dünya'ya çarparsa, atmosferde büyük bir patlama (hava patlaması) veya yüzeyde bir krater oluşabilir. Uzmanlara göre bu çarpışma, 1908'de Sibirya'da milyonlarca ağacı yok eden Tunguska olayına benzer etkiler yaratabilir.
Olası Çarpışma Noktası
Şu anki verilere göre, olası çarpışma noktası Güney Amerika'dan Atlantik Okyanusu'na ve Güney Afrika'ya kadar uzanan bir bölgeyi kapsıyor. Ancak bilim insanları, kesin bilgilerin ancak ilerleyen gözlemlerle ortaya çıkacağını belirtiyor.
Boyut ve Yapı Belirsizliği
Asteroitin boyutu ve yapısı, etkisinin büyüklüğünü belirleyen en önemli faktörler. Şu anki tahminlere göre, 2024 YR4 yaklaşık 60 metre genişliğinde. Ancak yüzeyinin parlaklığına bağlı olarak bu ölçüm değişebilir. Daha koyu renkteyse küçük görünebilir, daha parlaksa daha büyük olabilir. Bilim insanları, 2028'de yapılacak gözlemlerle bu konuda daha fazla bilgi almayı planlıyor.
Henüz Endişeye Gerek Yok
NASA tarafından desteklenen ATLAS projesi kapsamında Şili'de keşfedilen bu asteroit, daha sonra Arizona'daki Catalina Gözlemevi tarafından gözlemlendi. Catalina Sky Survey mühendisi David Rankin, "Şu an için endişelenmeye gerek yok, çünkü çarpışma ihtimali hâlâ çok düşük. Büyük ihtimalle bu göktaşı Dünya'yı ıskalayacak" dedi.
Gelecek Gözlemler
Gökbilimciler, önümüzdeki yıllarda 2024 YR4'ü yakından izleyerek daha doğru hesaplamalar yapmayı planlıyor. 2028'de göktaşı Dünya'ya daha yakın geçecek ve bu sayede boyutu, yapısı ve yörüngesi hakkında daha kesin verilere ulaşılabilecek. Bu gözlemler sonucunda 2032'de gerçekten bir tehlike oluşturup oluşturmadığı kesinleşecek.